Bu iki filmin benzerliklerini ve farklılıklarını analiz edip anlatmaya çalışacağım.
İki filmi de izleyeli uzun zaman oldu o yüzden yanlış hatırladığım ve ya atladığım yerler olabilir.
Alcatraz'ın tamamı , Esaretin Bedeli'nin yüzde 90'ı hapishanede geçtiğinden iki filmde hapishane konuludur.
ayrıca iki filmde hapishaneden kaçış konuludur.
Alcatraz filminin kahramanı Frank daha önce de hapisten kaçan bir adam olduğu için Alcatraz'a getirilmiş ve müdür ile arasında geçen konuşmayla film başlamıştır.
Esaretin Bedeli ise suçsuz yere hapse giren adamın dramı ile başlıyordu.
Alcatraz'dan Kaçıs 1979 , Esaretin Bedeli ise 1994 yılında yapılmıştır.
Esaretin Bedeli zamanının avantajı ile çok daha yüksek kalitede bir yapım olmuş olsa da Alcatraz'dan Kaçış'da çok sönük bir film değildir kanımca.
Hatta iki filmi de izleyen kişiler arasında Alcatraz'ı daha çok beğenenlerin sayısı da az değil.
özenmiş bir film de olsa kesinlike ben Esaretin Bedeli filmini daha çok beğendiğimi söylemek isterim.
Alcatraz'da başkahraman hapisten kaçış konusunda tecrübeli ve filmin adı bile firar,kaçmak anlamına"Escape" ile başlıyor.Yani izleyici adamımızın hapisten kaçacığını zaten biliyor.Esaretin Bedeli filminde ise Andy'nin hapisten kaçacak olması filmin sonuna kadar gizli tutulmuş ama izleyiciyi buna alıştırmak için bir sahnede foreshadowing yani filmin sonu hakkında gizli mesaj verme yöntemi kullanılmıştır.
Umudunu kaybetmediğini üstüne basa basa söylüyor Andy.
Daha ne söylesin ve buradaki yüz ifadesi de herşeyi anlatıyor zaten.
Mahkumlar kütüphanede otururlarken bir mahkumun monte cristo kontu isimli kitabı kurcalarken,boktan bir kitap olduğunu söylemesi üzerine Andy'nin,kaçış hikayesi seversin demesi izleyiciye çok güzel bir gizli mesaj olmuştur.Ama adı üstünde gizli mesaj olması bakımından Esaretin Bedeli'nde kaçışı filmin sonunda öğreniyor izleyici ve büyük bir sürpriz oluyor.Ama bu gizli mesaj sayesinde izleyici yaa evet tahmin etmiştim diyor.Kendince haklı çıkıyor.Sürekli Umuttan bahsediyor.
Esaretin Bedeli'nde başkahraman suçsuz yere hapse girerken,Alcatraz'da buna değinilmemiş,suçunun cinayet olduğunu söylemişti.
Alcatraz'da başkahraman kazdığı kumları,taşları yavaş yavaş bahçeye döküyordu,aynı sahne hem Esaretin Bedelinde hem de Prison Break'te görüldü.
Alcatraz'ın tek etkilediği yapımda Esaretin Bedeli değilmiş.
Alcatraz'da yine homoseksüel bir herifin tacizine maruz kalmıştı firari adamımız,aynı şey ikiz kardeşler tarafından Andy'e de yapılmıştı Esaretin Bedeli filminde.
Frank şanslı idi,dövüşmeyi bildiğinden homoseksüeli pataklamıştı.
Ama Andy için aynı şey geçerli değildi,filmin anlatıcısı Morgan şöyle diyordu bu sahnelerde hatırladığım kadarıyla ;
"O gün Andy'nin size çok iyi dövüştüğünü söyleyerek kurtulduğunu söylemek isterdim,ama burası hapishane burda kahramanlık hikayeleri değil gerçekler var."
Bu da bir klişeyi yıkması açısından Esaretin Bedeli filmine büyük bir artı getiriyordu.
İki filmin başkahramanı da dolaylı yoldan katılmak zorunda olduğu olaylardan ötürü süreli hücre cezasına maruz kalmıştır.
İki filmin başkahramanı da sessiz,içine kapanık ve cooldur.
Alcatraz'da Frank'in zenciler arasında en saygın olan kişi ile arasında bir çekim ve dostluk vardır.Aynı olay Esaretin Bedeli'nde de görülür.
Zenci Morgan Freeman dayımız kahramanımızın en yakın dostu olmuştur.O da zenciler içinde en saygın olanı liderleridir tıpkı Alcatraz'daki gibi.
Esaretin Bedeli'ni Alcatraz'dan ayıran çok güzel bir sahneydi bu aşağıdaki ;
Shawsank'da herşey duygu dolu anlatılmıştı,film dediğimiz şey böyle olur,Alcatraz'da ise olaylar belgesel tadında idi.
ve özgürlük..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder